Yemek, hayatımızın tartışmasız en önemli parçalarından biri. Bize bambaşka hayatların kapılarını açan filmlerde de elbette bol bol yemek sahnesi görmek mümkün. Dünya sinemasına damgasını vurmuş filmlerden, bazen ağlatan, bazen güldüren, bazen de karnımızı guruldatan yemek sahnelerini derledik.
Harry Potter Serisi - Hogwarts Ziyafetleri
Harry Potter evreninde pek çok ilginç yiyecekle karşılaştık: Hogsmeade’de içilen kaymak birası, Profesör Slughorn’un davetinde ikram edilen ve korkunç bir nefes kokusuna sebep olan ejderha eti, kulak kiri tadında bile olabilen Bertie Bott'un Bin Bir Çeşit Fasulye Şekerlemeleri, kurbağa gibi zıplayıp elinizden kaçabilen ya da olası bir Ruh Emici saldırısında sizi kendinize getirebilen çikolatalar, kimi zaman Dobbie’nin uçuruverdiği, bazen de Hagrid’i yanlışlıkla üzerine oturduğu gariban yaş pastalar, Luna’nın bayıldığı pudingler, kahvaltının olmazsa olmazı balkabağı suyu… Fakat hepsi bir yana, Dumbledore’un parmaklarını şıklatmasıyla bir anda doluveren masalar bir yana! Bu rengarenk sihirli sofra her çocuğun hayaliydi!
Hobbit Serisi - Bilbo’nun Sofrası
Hobbit üçlemesinde yemek yemenin önemi büyük çünkü baş karakterlerimiz bu fantastik dünyanın en obur canlılarından cüceler! Ayrıkvadi’de Elrond’un onlara sunduğu -cüceler için fazla “yeşil”- zengin sofradan, Beorn’un bal kaymakla beslendikleri kahvaltısına; pek çok farklı sofraya konuk oluyoruz bu seride. Ama en çok aklımızda kalan, Bilbo Baggins’in tüm kilerinin boşalmasına sebep olan cüce ziyafeti oluyor elbette. Bütün yiyeceklerinin tükenmesi Bilbo’nun sinirini epey bozsa da, bu sofra yepyeni bir maceranın başlangıcı oluyor!
Ucuz Roman - Beş Dolarlık Milkshake
John Travolta ve Uma Thurman’ın efsane twist performansından hemen önce, pahalı ama buna değecek kadar lezzetli bir milkshake tadıyorlar. Jack Rabbit Slim’s isimli, 60’lar temalı enteresan bir restoranda geçen bu sahne kesinlikle filmin unutulmaz anlarından biri.
Forrest Gump - Forrest’ın Çikolataları
Forrest’ın inanması güç hayat hikayesini anlattığı bankta otururken yediği çikolataları hangimiz unutabildik ki? Yürümekte zorlanan bir çocuktan, peşinde onlarca insanla tüm ülkeyi koşan bu adamın öyküsü, sevgiye, hüzüne, dostluğa ve aşka olan bakış açılarımızı sorguladığımız bir başyapıt. Forrest kutudaki çikolataları bitiredursun, biz dünyanın en tuhaf hikayelerinden birine konuk olduk!
Pan’ın Labirenti - Yasak Sofra
Son derece sert bir insan olan üvey babasının ziyafet masasına elbisesini kirlettiği için oturtulmayan Ofelia, kendi yarattığı dünyada bambaşka bir sofraya konuk olur. Ancak bu sofranın sahibi de en az üvey babası kadar korkutucu olan bir yaratıktır. Kıpkırmızı bir odada, iştah kabartan çeşit çeşit yiyeceklerle dolu bir masayla karşı karşıya olan Ofelia, cesaretini toplar ve karşısındaki korkunç yaratığa inat, meyvelerden bir ısırık alır! Bu son derece etkileyici sahne filmin belki de en vurucu anlarındandı.
Otomatik Portakal - Süt Partisi
Baş karakterimiz Alex’in, arkadaşlarıyla takılıp vakit geçirdiği bir acayip bar olan Korova Milk Bar’da geçen bu sahne, süt gibi kafamızda sağlık, çocukluk, saflık çağrışımları yapan bir içeceği bambaşka bir yorumla gördüğümüz, enteresan bir sahne.
Amélie - Krem Brule
Filmi izleyip Amélie Poulain karakterinden etkilenmeyen yoktur herhalde. Filmin başlangıcında, Amélie’nin aslında hepimize tanıdık gelen küçük zevklerini izlerken, yemeye başlamadan önce krem brulenin üstünü kaşıkla kırmaktan keyif aldığını öğreniyoruz. Bu sahne, neredeyse filmin kendisinden bile meşhur!
Charlienin Çikolata Fabrikası - Fabrika Gezisi
Dillere destan Willie Wonka çikolatasından yemek, üstüne bir de altın bileti bulup bu meşhur çikolatanın fantastik fabrikasını gezmeye hak kazanmak… Bu filmi sakın yanınızda bir paket çikolata olmadan izlemeyin! İçerisindeki her şeyin, hatta çimenlerin bile yenilebildiği; sadece çikolataları karıştırmak için bir şelalesi ve elbette çok çalışkan bir halk olan Oompa Loompaları olan bu acayip fabrikada, Augustus’un kendinden geçip çikolata gölünün içine düşüvermesi kadar doğal ne olabilir ki?